Geçen hafta Fedin bilanço genişletmeye başlaması durumunda bazı komplikasyonlar çıkabileceğine dair endişelerimi televizyon ve sosyal medyada paylaştım. Fedin analitik bilançosuna göz attığımızda Hazirandan bu yana 100 Milyar Dolardan fazla bir genişleme olduğu gözüküyor. Peki bu ne anlama geliyor?
Aslında bu durum Fedin sadece faiz indirmediğini New York Fed gibi likidite sorunu yaşayan kurumlara nakit sağladığını ve piyasaya para enjekte ettiğini gösteriyor. Türkiyenin döviz rezervleri kadar bir miktarı 23 ay içinde salmış olan Fedin aslında küresel risklere karşı adımları gayet kararlı şekilde attığını görmekteyiz. Ancak ABDdeki likidite sıkışıklığı atlatılmadan henüz bir “para bolluğundan” bahsetmenin mümkün olmadığını da söylemek zorundayım. Yani henüz endişelenecek bir durum yok ama dikkatle izlemeye devam edeceğiz.
Türkiyeye dönersek: Önce performanssız krediler ile alakalı TBBnin yaptığı sonra da BDDKnın yaptığı açıklamalar akılları karıştırdı diyebilirim. BDDKnın bankacılık ile ilgili moral veren açıklamalarının heen arkasından bize benzeyen ülkelerin takipteki kredilerine bakma gereği duyduk. Rusya Hindistan Güney Afrika Brezilya Endonezya ve Meksikanın bulunduğu grupta Türkiye Takipteki Krediler/Toplam Krediler oranında 3. sırada gözüküyor. Rusya % 10 üzerindeki oranıyla birinci % 9a yakın bir oranla Hindistan ikinci sırada. Türkiyenin oranı % 6.3. Ancak dördüncü sıradaki Güney Afrika ile birlikte oranlar çok aşağıda diyebilirim. Aşağı yukarı %4 ile % 2 arasında değişiyor. Yani ilk üç sıradaki Rusya Hindistan ve Türkiyenin sorunlu kredi oranı çok yüksek kalıyor.
Güveniyor ve yatırım yapıyoruz…
Bir yandan Merkez Bankalarının ve düzenleyici otoritelerin gözetiminde seyreden parakredi sistemi sorgulanırken yazılarımda sıkça belirttiğim gibi kripto paralara olan ilgi de artıyor. Dünyaca tanınmış Statista isimli araştırma grubunun son anketinde her ülkede rastgele seçilmiş 1000 kişiye şu soru sorulmuş: “Herhangi bir kripto parayı kullandın mı ya da sahip oldun mu?”
Sonucu paylaşıyorum
Her ülkede 1000 kişiye sorulan bu soruya en çok “evet” cevabı verenler Türkler olmuş. Oran da azımsanmayacak gibi: % 20. Brezilya Arjantin Güney Afrika Meksika ve Şili gibi ülkeler hemen arkamızdan geliyor. İspanya % 10 “evet” ile orta sıralarda. ABD İngiltere Fransa Almanya ve Japonya % 3 ve % 6 arasındaki oranlarla son sıralarda yer alıyorlar.
Buradan hareketle kripto paralara talep ve sisteme karşı güvensizliğin at başı seyrettiği söylenebilir. Sadece bu ülkelerdeki insanların macera perver ruhlarıyla açıklanabilecek bir gelişme olduğunu da düşünmüyorum. Bakalım Fedin yeni bir parasal genişlemeye gitmesi durumunda bu şartlarda nasıl bir değişiklik olacak ?