Mutlu yıllar Bitcoin: İlk white paper 12 yaşında

Satoshi Nakamoto “Bitcoin?” adında yeni bir online ödeme sistemini açıklayan mütevazı dokuz sayfalık bir makale yayınladığından 31 Ekim 2008den bu yana bir düzine yıl geçti.

Nerede durduğuna bağlı olarak bu white paper ya bir fintech devrimini ya da bazılarının inandığı gibi “tarihteki en büyük dolandırıcılığı” teşvik etti.

Peki Satoshi Nakamoto Bitcoin ve blockchain teknolojisinin son 12 yıldaki gelişiminden memnun olur muydu?

Gina Pieters bu konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Vizyonunun gelişimini ve yeni uygulamalarını görmekten memnuniyet duyar.”

Blockchain.com araştırma başkanı Garrick Hileman Bitcoin (BTC) teknik incelemesinin etkisi finansın ötesine geçiyor. Hileman “Etkisi kişisel bilgisayar ve internet gibi diğer büyük teknik yeniliklerle birlikte değerlendirilmeye değer” dedi…

Satoshi hayal kırıklığına uğrar mı?

Satoshi’nin vizyonu teknik incelemenin başlığında belirtildiği gibi bir P2P veya merkezi olmayan dijital nakit sistemiydi. Satoshi yerleşik dijital ticaretle ilgili sorunun yalnızca “elektronik ödemeleri işlemek için güvenilir üçüncü taraflar olarak hizmet veren finansal kurumlara” güvenmesiydi. Bunun doğal zayıflıkları vardı. İşlemler tersine çevrilebilirdi bankalar anlaşmazlıklara aracılık etmek zorunda kaldı ve işlem maliyetleri yüksekti.

Makalenin yayınlanmasından bu yana geçen 12 yıl içinde P2P işlemlerine olan ihtiyaç Bitcoinistler arasında bir inanç maddesi haline geldi. Ancak derinlemesine düşünürsek Satoshi’nin vizyonunun bu yönü gerçekleşti mi? New York Üniversitesi Leonard N. Stern İşletme Fakültesinde finans profesörü olan David Yermack şunları söyledi:

“Bence Nakamoto için en büyük hayal kırıklığı kaynağı kendi kripto para birimlerini piyasaya sürmenin eşiğinde olan madencilik havuzları ve hatta merkez bankaları gibi kuruluşlarda blok zinciri yönetişiminin artan merkezileşmesi olacaktır. Nakamoto’nun misyonu merkez bankalarının hegemonyasına meydan okumaktı ve ironik bir şekilde dijital para birimlerinin en büyük ihraççılarının merkez bankalarının kendileri olduğu görülüyor.”

Comments (0)
Add Comment