Biliyorum herkes merak ediyor bu iş nasıl olacak diye. Ne yani ? Yıllardır kullanmaya alışkın olduğumuz TLler yerine artık dijital para mı kullanacağız ? Size bir bilgi vereyim: Biz zaten TLyi dijital olarak kullanıyorduk. Nasıl mı ? Anlatayım.
Maaşı ya da ücretinin tamamını çekip evine öyle giden kaç kişi kaldı ? Varsa sanıyorum başka bir dünyada yaşıyor. Aylık kazancınız hesaba yatar yatmaz çocukların okul taksidi kredi kartı ödemesi ev kirası ve daha birçok ödemeyi yaptıktan sonra “ne me lazım ?” diyerek belki bankamatikten 50100 TL çekip eve gidiyorsunuz. Onu da evde bekleyenlere teslim ediyorsunuz.
Diğer taraftan diyelim ki tasarruf ettiniz. Banka Şubesinden sizi arıyorlar ve “TLnizi Dolara çevirelim mi?” diye soruyorlar. Siz de “tamam” diyorsunuz. Ayıp değil rakamlara bakınca 200 Milyar Dolar civarında DTH var Türkiyede. Yani herkes yapıyor. Şimdi nasıl yapıldığını anlatayım:
Banka Memuresi Hanımefendi koşarak TLlerin bulunduğu kasaya gidiyor ve isminizin yazılı olduğu yerdeki isminizle saklanan paraları alıyor döviz bankosuna gidiyor ve elindeki parayı verip Dolarları alıyor ardından da Dolarların bulunduğu kasaya gidip isminizin yazılı olduğu yere bırakıp kasayı kilitliyor. Gülümsediğinizi görüyorum. Tabii ki inanmadınız. Ancak gerçek bundan da çarpıcı.
Siz “tamam” dedikten sonra hesabınızda dijital olarak gözüken TLniz yine dijital olarak değişen Dolar Kuruna bölünüyor ve hesabınız olarak DTHa dönüşüyor. İşte bu kadar. Banka da zorunlu karşılık olan küçük ihtiyat miktarını yine Dijital Olarak Merkez Bankasına gönderiyor. Yani size ait olan Dijital TLniz dijital ortamın marifetiyle Dijital olarak Dolara Endeksli bir hale dönüşüyor. Daha önceki yazılarımda da belirttim. Fedin 1.4 Trilyon Dolar basmış olmasına karşın dünyada 52 Trilyon civarında dolar mevduatı var. Ayrıca 160 trilyon civarında Dolar cinsinden kredi verilmiş. Demek ki TL veya Dolar tüm paralar dijital hale gelmiş durumda.
Hemen panik olmayın. Paranızı da bankalardan çekmeye kalkmayın. Sistem uzun bir zamandır böyle çalışıyor. Paranın bollaştığı ya da faizlerin yükseldiği zamanlarda bu durumun doğal olarak iyiye yayıldığını görüyoruz.
Haydi bir başka hikaye anlatayım: 1000 TL mevduat yatırdınız bana size % 15 faiz verdim. Bu 1000 TLyi de benden kredi olarak alan birine de % 20 faizle verdim. Bir yıl sonra bana 1200 TL getirdi ben de size 1150 TL verdim. Peki bunu nasıl yaptık ? Merkez bankası bu işlemin neresinde ? Cevap veriyorum hiç bir yerinde yok. Sadece gözlüyor. O kadar.
Eğer para otoritesine ihtiyaç duymadan para çoğalabiliyor ve işlemler rahatlıkla dijitalleşmenin yardımıyla başarıyla sonuçlanıyorsa dijital paranın bir otorite tarafından üretilmesine gerek yok. Geçenlerde Atinada bu gerçeği anlatırken 5055 yaşlarından bir Hollandalı “ama paranın üzerindeki imza çok önemli” dedi. Ben de şu cevabı verdim: “Hesabından para yollarken imzayı da görebiliyor musun ?” Afalladı önce sonra güldü. Ardından bir soru daha sordum tamamen dağıldı: “Paranın üzerindeki imza kimin ?”. Tabii ki ismini bilmiyordu.
İşte böyle Merkez Bankalarının fonksiyonları giderek önemsizleşirken para arzının kontrolü işi iyice ellerinden çıkarken kaydi para dijitelleşmenin yardımıyla sürekli genişlerken devletin bir otorite olarak “dijital para” fikrini ortaya atması pek mantıklı değil. İki sebepten dolayı:
Birincisi dijital ya da kripto paralar otoriteye bağlı çalışmaz anonimdir. İkincisi ise zaten TL ve Dolar yeterince dijitalleşmiş durumdadır. Paranın basılmış haline gerek görülmeyen şartlar ortadayken “Türk Dijital Parası” diye proje ortaya atmak malumun ilamından başka bir şey değildir.
Özetle paramız zaten dijitaldir artık. Bunu köpürtmeye gerek olduğunu düşünmüyorum. Kripto Paralar ve Blok Zincirle ilgili anonimotonom çalışmalar yapılsa daha doğru olacak.