Küresel ekonomik durgunluğun bir parçası olarak bireyler ve kurumlar geleneksel varlıklardan uzaklaşıyor ve kripto para biriminde fırsat arıyorlar.
Çoğu sektörde iflaslar ve işten çıkarmalar söz konusuyken kripto ve blockchain alanındaki şirketler genişliyor işe alım gerçekleşiyor.
Kripto para temelleri geleneksel finansal piyasalardan daha iyi olup kripto ve blockchain endüstrisinin bu krizle daha da güçleneceği düşünülüyor.
İkinci bir dalga
Geleneksel yatırımcılar ikinci bir dalganın geleneksel piyasayı tekrar kaosa sürükleyeceğinden korkuyor. Mart ayında Bitcoinin (BTC) fiyatı yaklaşık 3.000 dolara düştü ve hızlı bir şekilde 9.000 dolara yükseldi kısa bir süre ise 10.000 dolara ulaştı. İkinci bir COVİD-19 dalgası durumunda kripto fiyatlarının çöküşü muhtemel görünüyor.
Kripto küresel ekonomik durgunluğa rağmen güçlü bir şekilde büyümeye devam edecek ancak birçoğu hala COVİD-19 etkisinden muzdarip bir tavır sergiliyor. Küresel bir ekonomik durgunluk içinde bireyler ve kurumlar geleneksel varlıklardan uzaklaşıyor ve kripto para biriminde fırsatlar arıyor.
Kurumsal ve geleneksel yatırımcılar
Geleneksel yatırımcılar özellikle aile ofisleri ve varlık yönetimi şirketleri olmak üzere kripto varlıklarına yönelmeye devam edecek. Özellikle ilk döviz teklifleri merkezi olmayan finans ve geleneksel finansal piyasalar olmak üzere piyasa olgunlaşacak. Geleneksel yatırımcıların bu alana yatırım yaparken daha agresif hale geldiğini ve blockchain projeleri için inkübatörler oluşturduğu görünüyor.
Çok uluslu şirketler ve hatta bankalar bu alternatif varlıkları çeşitlendirmek isteyen blockchain teknolojisi ve kripto para birimi için yeni yatırım kolları kurdu. Yakın tarihli bir Fidelity anketine göre kurumsal yatırımcıların % 80i dijital varlıkları çekici bulurken % 60ı her zamanki portföy yatırımlarının bir parçası olarak Bitcoine proaktif olarak bakıyor.
Ankette Amerika Birleşik Devletleri kurumsal yatırımcılarının % 74ü ve Avrupalı yatırımcıların % 82si kripto para birimine pozitif bir yaklaşım sergiliyor. Bu arada kurumsal katılımcıların % 36sı “diğer varlık sınıflarıyla ilişkisiz” olduğu için kripto para biriminden ve % 34ü teknolojinin yenilikçi doğasından etkilendi. % 33 ise üst üste yükselme potansiyelini beğendi.
Ankete yorum yapan Fidelity Digital Assets Başkanı Tom Jessop şunları söyledi: “Bu sonuçlar dijital varlıkların yeni bir yatırım yapılabilir varlık sınıfı olarak daha fazla ilgi ve kabul edilmesine yönelik pazarda gördüğümüz bir eğilimi doğrulamaktadır.” Ayrıca şunları ekledi:
“Bu kripto yerli fonlardan emekli maaşlarına kadar uzanan müşteri boru hattımızın gelişen bileşiminde belirgindir.”
Evden çalışmak kripto için bir fırsattır
”Yeni normal” olarak adlandırılan bu süreçte blockchain teknolojisi nesnelerin internetine tıbbi sistemlere tedarik zincirlerine uygulanabilirken finansal piyasalarda hayır kurumlarında ve sivil toplum kuruluşlarında şeffaflık için kullanılabiliyor. Örneğin Asya ülkelerinde STKların paralarını nasıl harcadıkları ve kaç kişinin kesinti yaptığı ile ilgili çok az şey biliniyor.
Bazen bir bağışın sadece %10u gerçekten ihtiyaç sahiplerine ulaşıyor. Bu işlem bir blok zincirine konursa o zaman her şey şeffaf olacak. Kara kutu olmadığı için başlangıçta gitmek istedikleri yere gittiklerinden emin olmak için bağışları izlenebilecek. Şirketler bu amaçlar için blockchain teknolojisini benimsedikten sonra ancak o zaman tokenizasyonu tartışmaya başlayacak.
Şimdilik kesin olmak gerekirse dikkatin çoğu Bitcoin üzerinde kesiliyor. COVİD-19 sonrası bir dünyada portföylerin çeşitlendirilmesi özellikle varlık yönetimi şirketleri ve bankalar için giderek daha önemli hale gelecek. Bu nedenle Covid-19 kripto para biriminin yeni pazarlara girmesi büyük bankalarla çalışması ve ana yatırımcıları çekmesi için bir fırsat olarak görünüyor.
