PostTruth yani GerçekÖtesi çağında yaşıyoruz. Sosyal medyada herkes kendisi gibi düşünenler ile ilişki kuruyor. Farklı düşüncede olanlardan uzaklaşıyor. Böylece dışarıya kapalı toplumsal gruplar oluşuyor. Şimdi moda olan iptalyasaklama kültürü de artık sosyal medya mecralarının bile birbirinden ayrılmasına ve bu durumun daha da derinleşmesine neden olacak.
Etrafınızda sevdiğiniz 1015 kişi sürekli aynı şeyi söylüyorsa bir süre sonra siz de artık o şeyin kesinlikle gerçek olduğuna inanırsınız. Mesela tam aşı karşıtlığı tüm tarihi uzaylıların oluşturduğuna ya da dünyanın aslında yuvarlak değil düz olduğuna inanmak gibi. Sosyal medya çağında tek ihtiyacınız olan ilk duyulduğunda gayet mantıklı gelen yüzeysel bir görüş. Bunun arkasından çok rahat kendinize kitleler toplayabilirsiniz.
Finans alanında son gerçek ötesi çılgınlık ise: “Altından çıkan para Bitcoine gidiyor” görüşü. Hiçbir gerçek bilimsel ölçüme dayanmıyor. Sadece bir dönem Altın yatırım fonlarından çıkışlar ile Bitcoin fonlarında girişlerin aynı ana denk gelmesine dayanıyor hepsi bu. İki olayın aynı anda meydana gelmesi aralarında nedensellik bağı olduğuna işaret etmez. Bu şuna benzer: Siz alkış tuttuğunuz bir anda yağmur yağmaya başlıyor ve diyorsunuz ki ben alkışladığım için yağmur yağdı. Bu tesadüfen birkaç kere tekrar bile etse siz alkışladığınız için yağmur yağmaz. Yağmur yağmasının bilimsel ilkelerini önceden bilenler de böyle bir görüşe asla inanmaz.
İşte birçokları da finansal sistemin işleyişini önceden bilseydi “Altından çıkan para Bitcoine gidiyor” demezlerdi. Elbette günümüzde bir miktar Altın satıp Bitcoin almış olan yatırımcı vardır. Ancak finansal sistemin işleyişi içerisinde üretimi sınırlı paraların karşıtı üretimi sınırsız paralardır: Yani başta 1971’den beri tamamen sınırsız basılan dolar.
Altından çıkan para Bitcoine gidiyor olsaydı son günlerde altın ve gümüşte yaşanan sert düşüşlerle birlikte Bitcoinin artması gerekirdi. Ne oldu? Altının ve Gümüş’ün ardından Bitcoin de 4042 bin dolar bandını aşamadı ve düştü. Hepsinin karşısında ise doların özellikle uzun vadeli enflasyondan arındırılmış gerçek faizi tırmanıyordu. Yani doların sistem içindeki gerçek değeri. Doların diğer büyük para birimleri karşısında ki gücünü gösteren DXY Endeksi de son günlerde yukarı gidiyor.
Demekki Altın Gümüş ve Bitcoin arasında birçoklarının iddia ettiği gibi gerçek bir rekabet yok. Asıl mücadele üçü ile dolar arasında gerçekleşiyor. Bitcoinin Altın ve Gümüş’ten dönem dönem ayrılması bu iki doğal sınırlı parada varolmayan mekanizmalara sahip olmasından kaynaklanıyor. Ödül yarılanması ve madencilik zorluğu gibi fiyatı yukarı itmek üzere planlanmış özelliklere sahip olan dijital altın Bitcoin Üretim maliyetlerinin yukarı itilmesi ile yükseliş sezonunda Altın Gümüş Borsa vb tüm diğer piyasalardan dönem dönem kopabiliyor.
Bu seneki kriptopara yükseliş sezonunun liderliğini yapan kurumsal yatırımcıların çoğu rezerv varlık olarak büyük oranda Altın değil dolar tutuyor. Doğal olarak Bitcoine akan paranın büyük çoğunluğu da dolar.
Bu görüşü özellikle yayan bankacıların amacı işlerine gelmeyen sınırlı para Altını kötülemek. Çünkü sınırsız para dolar olmasaydı 2008 yılında ABD 200 yılda bastığı merkez bankası parasının 35 katını basacağı bir süreç başlatmasaydı ve bu dolarları bankacılara vermeseydi bugün domino etkisi ile bütün bankalar batmış olacaktı. Bankacılar da muhtemelen pazarda limon satacaktı. Şimdi Bitcoini de doğru dürüst anlamadıkları için Bitcoin Altını bitirecek diye seviniyorlar. Halbuki Bitcoin DeFi vb altını değil kendilerini bitiriyor farkında değiller. Bunlar zaten sınırsız para basıldığına da inanmıyor; bunun altın gümüş ve Bitcoini yukarı ittiğine de. Hemşerim siz bu işleri bırakın da neden dünyada binlerce banka varken ihtiyacı olanlara değil hiç ihtiyacı olmayanlara kredi veriyorsunuz onu izah edin. Sizin işiniz bu. Bu sorunu çözmeye çalışın. Bu konuda bir cümle yazıyorlar mı? Hayır.
Altın yatırımcısı olup teknolojik yeniliklere at gözlüğü ile kapalı bakmayı tercih eden piyasa aktörleri ise son aylarda altın fiyatının durması ve düşmesinden şikayetçi. Suçlu arıyorlar. Doların artması yanında Bitcoinin artması onlar için çok daha gizemli ve egzotik bir olay. O yüzden suçlu olarak Doları değil Bitcoini tercih ediyorlar. Doları bildiklerini düşünüyorlar. Onu da pek bilmiyorlar aslında ama Bitcoini hiç bilmiyorlar. Bilmediğiniz şey her zaman sizin için daha büyük düşmandır.
Bizim kripto para camiası içinde de bu “Altın ve Bitcoin birbirine düşmandır” görüşü son derece popüler hale geldi. Bitcoinin etrafına merkezi şirketler kurmuş olan bazı oyuncular kendilerine hedef olarak Altının pazar payını seçmiş görünüyor. Bitcoin savunucusu gibi görünen bu kesim aslında merkeziyetsizlikten içten içe nefret ettiği için doğal merkeziyetsiz sınırlı para olan Altına da düşman. Tek amaçları ne olursa olsun para kazanmak. O yüzden insanlara ilk bakışta inandırıcı gelecek bir görüşü yayıp bundan gelir elde etmeye çalışıyorlar.
Yukarılarda kurgulanan tamamen yanlış bu görüşler kriptopara camiasının bilgilenmesi için iyi niyetle çalışan cefakar bazı arkadaşlarımıza kadar iniyor.
Oysa Altından çıkan para Bitcoine gidiyor Bitcoin bu şekilde gelişecek fiyatı artacak demek; Bitcoin kendisi ile sokakta kahve alabildiğimiz zaman büyüyecek demek gibidir. 2017 sezonunda çok popüler olan bu ikinci görüşe de karşı çıkmıştım. Çünkü dünya para sisteminin sorunu nakit alışverişlerde değil. Nakit alışveriş piyasası para hacmimin sadece en iyi ihtimalle %10’unu oluşturur. Yani 810 trilyon $.
Bitcoinin asıl hedefi değer biriktirme aracı olarak doların yani dolar vb fiat para cinsi bonoların yerini almaktır. Bugün altın piyasası 12 trilyon $ Bono piyasası ise türevler hariç 100 trilyon $’dır. Yani asıl Bitcoin için büyük pazar bonolardadır.
Ama siz bonolardan çıkan para Bitcoine gidiyor deseniz hiç ilgi çekmezsiniz. Çünkü yerli ya da yabancı çoğu insan yüksek eğitimli de olsa bononun ne olduğunu bile bilmez.
Oysa 2020’nin kriptoparalar ve Bitcoin için en önemli haberi Altın fonlarından çıkan paranın Bitcoine akması değil Fidelity gibi trilyonlarca dolarlık varlık yöneten dünya devi bir kurumun Bitcoini nakit kredi karşılığında teminat olarak kabul etmesidir. Çünkü normalde bu teminatlar büyük çoğunlukla bonolardır.
Gerçek ötesi çağında olayları dikkatli ve doğru incelemezsiniz paranızdan malınızdan hatta canınızdan olursunuz.
